19 Mart 2013 Salı

Hastalık hastası mı fibromiyalji mi?



Fibromiyalji tedavisinde her hastalıkta olduğu gibi hastanın hastalığı ile ilgili bilgilendirilmesi ve eğitimi çok önemlidir. Hastaya hastalığının “gerçek” olduğunu, ancak şekil bozucu ya da sekel bırakan bir hastalık olmadığı anlatılmalıdır.

Fibromiyalji, yaygın kas ağrısı, uyku bozukluğu ve yorgunluğun çoğu kez birlikte bulunduğu kronik bir ağrı sendromudur. Özellikle sırt, boyun, omuzlarda ve kalçalarda belirgin olmak üzere yaygın ağrısının olduğu bir kas iskelet sistemi hastalığıdır. Her yaşta ve her iki cinste görülebilmekle birlikte en sık 25-55 yaşlar arasında ve kadınlarda erkeklerden daha fazla görülür.
Ağrı ve yorgunluk şikayetleriyle aylarca hatta yıllarca tanı konulamadığı için doktor doktor dolaşan, çevreleri tarafından ‘hastalık hastası’ olarak damgalanan birçok kişi aslında fibromiyalji hastası.

Kadınlarda 7 kat fazla görülüyor

Dr. Fizyoterapist Gamze Şenbursa tıpta, yumuşak doku romatizması olarak tanımlanan, kadınlarda erkeklere göre 7 kat daha fazla görülen sinsi hastalık hakkında şu bilgileri verdi:
“Fibromiyalji depresyon, sabah sertliği, karında kramp, yorgunluk ve uyku bozukluklarının da eşlik ettiği, eklem, kas ve yumuşak dokuda ağrıya sebep olan bir hastalıktır. Fibromiyalji 2 çeşit olarak sınıflandırılabilir. Birinci tip daha sık görülür ve sebebi bilinmez. İkinci tip ise spesifik; yaralanma ve cerrahi sonrası gelişir. Genetik faktörler de etkilidir. Aile öyküsü olanlarda daha sık görülüyor.
Fibromiyaljili hastalarının en az 2/3’ü her yerlerinin ağrıdığını söyler. Hastaların çoğunlukla yaygın vücut ağrısı olmasına karşın, ana odak bir veya iki bölgedir. Ağrı yanıcı, zonklayıcı ya da sabit olabilir. Sıklıkla sabahları daha kötüdür, gün içerisinde iyiye gider ve geceleri yeniden kötüleşir. Bir diğer belirti uyku bozukluğudur. Bu hastaların 1/3’ünde büyüme hormonu salgısı azdır. Uyku düzensizliğinin en büyük nedenlerinden biri budur. Hastaların %60-90’ında kötü uyku vardır.  Ağrı şiddetine bakmaksızın, hastaların büyük kısmı uykuya dalmada ve uykuyu sürdürmekte zorluk çekerler, sık uyanırlar ve sabah dinlenmemiş olarak kalkarlar. Dinlendirmeyen uyku fibromiyaljinin temel özelliklerindendir. Tipik olarak uyku hafif ve huzursuzdur. En göze çarpan özelliklerinden biri de yorgunluktur. Şiddeti değişiklik gösterir. Hastanın günlük yaşam aktivitelerini kısıtlar.

18 hassas nokta

Fibromiyalji hastalarında bazı duyarlı noktalar vardır. Bu noktalardaki ağrı tanıyı koyduran en önemli kriterdir. Duyarlı noktalar, boyun, omuz, üst göğüs ve bel bölgesinde kümelenir. Toplamda 18 duyarlı nokta bulunur. Hastalığa baş dönmesi, migren, soğuk intoleransı, sık idrara çıkma, karpal tünel sendromu, çene ağrısı, deri duyarlılığı gibi farklı patolojiler eşlik edebilir. Tanı koyulması için 18 hassas noktanın en az 11’inde ağrı tespit edilmeli.”

Tedavi yaklaşımları

Atakların şiddeti ve sıklığının kontrol altına alınabildiğini belirten Dr. Fzt. Gamze Şenbursa, fibromiyaljinin klinik seyri ve tedavi yöntemleri hakkında şunları söyledi:
“Fibromiyalji tedavisinde asıl amaç ağrı-spazm-ağrı halkasının kırılmasıdır. Manuel olarak dokulara yapılan gevşetme ve spazmı çözmeye yönelik uygulamalar, yumuşak dokuların hareketinin artmasına yüzeysel kan akışının artmasına ve ağrının azalmasına yardımcı olur.
Omurgaya yönelik yapılan manuel uygulamalar, dokuları ve organları destekleyen, bağlayan ya da ayıran dokunun hareketini arttırır. Ağrıya duyarlı yapılar üzerindeki basıncı azaltır ve doku sıvılarını harekete geçirir. Omurgada eklem aralığında artışa yol açarak kas spazmını azaltır ve endorfin salınımına neden olur. Tutuk ve ağrılı eklemleri serbestleştirir adezyonları açar ve hareketliliği arttırarak ağrıyı azaltır.
Meditasyon, yoga, hipnoz gibi gevşeme eğitimleri tedavi sürecinde etkindir. Kişiye ergonomik eğitim verilerek, uyku ve çalışma pozisyonları düzenlenir. Kişinin egzersiz eğitiminde büyük önem arz eder.
Fibromiyalji hastalarında beslenme de önemlidir. Stresi yok etmeye vücuttaki toksinleri temizlemeye ve bağışıklık sisteminin desteklemeye yardımcı olur. Bu hastaların özellikle şeker, kafein ve alkol tüketiminde dikkatli olmaları gerekmektedir. Bazı araştırmalara göre magnezyum takviyesi fibromiyaljili hastaların semptomlarını azaltmaya yardımcı olur.”








               
                

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder